29 Kasım gününü 30 Kasım gününe bağlayan gece 11 Kır Çiçeğimiz soldu gitti!
Geleceğimizi emanet edeceğimiz bu kızlarımızın yaşları 6 ile 13 arasındaydı!
Çocuklarımızın feci şekilde can vermeleri ne kazadır, ne kaderdir!
Kurallara uymamaktır! Bireye önem vermemektir! Eğitimsizliktir!
Olayın gerçekleşme nedenine yönelik olarak yönetimsel ve teknik birçok açıklamalarda bulunuldu, bulunuyor. Bir daha böyle durumlarla karşılaşılmaması için görüşler belirtiliyor, toplantılar yapılıyor, kararlar alınıyor...
Fakat asıl olan, ne üzücüdür ki,denetleme görevini yapanlar görevlerini tam hakkı ile yapmıyor, yapamıyor ve ilgili kurum yetkilileri de bunları önemsemiyor, bilmiyor, bilmek istemiyor, görmüyor, göremiyor!
Birçok konu ve olayda karşımıza çıkan bu sorunun temel nedeni, eğitim ve öğretim sistemimizdeki yanlışlıklar, eksiklikler, bilgisizlikler ve yanlış yönlendirmelerdir!
Bir başka kuralsızlık ise, bu yaştaki çocukların özel yurtlarda kalamayacağı gerçeğine rağmen buna uyulmamasıdır! İlkokul ve ortaokul öğrencileri ailelerinin koruması, gözetimi ve yönlendirmesi altında olmalıdır. Fakat 24 Şubat 2011 tarihinde Özel Öğrenci Yurtları Yönetmeliği'nde yapılan bir değişiklik ile "İhtiyaç olması ve açık kapasite bulunması halinde, ders yılı ile sınırlı olmak üzere, özel ortaöğretim yurtlarında yükseköğrenim öğrencilerinin yanı sıra ilköğretim 6.(11 yaş), 7.(12 yaş) ve 8.(13 yaş) sınıf öğrencilerinin de barındırılabilmesi" olanağı getirildi! Bu yurtta bu istisnanın kaideye dönüştürüldüğü görülmektedir!
Ayrıca, bu yurtta kalan ve gerek hayatını kaybeden gerekse kurtulan öğrencilerin içerisinde 5.(10 yaş) sınıf ve daha küçük sınıf öğrencilerin de bulundukları görülmektedir. Bu da mevzuatın açıkça ihlal edilmesidir!
2008 yılında Konya'nın Taşkent ilçesinde yaşamını yitiren 17 kız öğrenci ile 2015 yılında Diyarbakır'ın Kulp ilçesinde yaşamını yitiren 6 öğrencinin dramları neyse, Adana'nın Aladağ ilçesinde yaşanan acı ve dram da aynıdır!
Bugünlere, yoksulluğun ve çaresizliğin üzerinde yükselen siyasal İslamcı anlayışına "din temelli eğitim" sistemi sayesinde adım adım gelindi!
Eğitimin özelleşmesiyle tarikat/cemaat okul ve yurtları desteklendi, teşvik edildi, önleri açıldı. Eğitim almaktan başka düşüncesi olmayan yoksul halk çocukları, imam hatiplere, kuran kurslarına, tarikat ve cemaat yurtlarına mecbur bırakıldı. Cemaat ve tarikatlar eliyle yasa dışı ve denetimsiz olarak açılan ve işletilen yurtlar mantar gibi çoğaldı.
Ne acı bir rastlantıdır ki bu son üzücü olay "Tekke, zaviye ve türbelerin kapatıldığı 30 Kasım 1925" tarihinin 91. yıl dönümünde meydana geldi!
93 yıl önce başlatılan çağdaşlaşma projesi ve laik eğitim sisteminin cemaat ve tarikatlar eliyle alt üst edilmek istenmesi, ülkemizi uçurumun eşiğine getirdi. 15 Temmuz 2016'da yaşadığımız darbe girişimi, bunun en somut örneğidir.
Çağdaş Eğitim Kooperatifi olarak, bu olaylar üzerinden ne siyaset yapıyoruz ne de siyasi menfaat sağlamaya çalışıyoruz.
Bizler, "Kır Çiçeklerimizin" solmaması, küçük yaşlarda hayallerinin ellerinden alınmaması, tecavüzcüsüyle evlendirilmemesi, denetimsiz yurtlarda feci şekilde yanarak can vermemesi, okuması, bilinçlenmesi, sosyalleşmesi, iş sahibi olması, bilimsellikten uzak, çağ dışı düşüncelerle beyinlerinin yıkanmaması, özgür düşünen bireyler olması için uğraş veriyoruz...
Hayal kurabilen çocuklarımız olmadığı, erken yaşta evlendirilerek hayalleri ellerinden alınan, "okuyup da ne olacak?" yaklaşımıyla bastırılan kızlarımız olduğu sürece çağdaş bir ülke hayalimiz gerçekleşmeyecektir!
Çağdaş Eğitim Kooperatifi, 2002 yılında başlatılan ve bugün de sürmekte olan sosyal sorumluluk projesi "Kır Çiçekleri Okusun Diye..." ile dağ başlarından dere kenarlarından toplanan ortaöğretim seviyesindeki kızlarımıza olması gereken nitelikte, örnek barınma ve okuma olanağı sunmaktadır.
Uygarlık yolunda bir umudun ve arayışın adı olan Çağdaş Eğitim Kooperatifi bu utanca, bu ilgisizliğe, bu yanlış yönlendirmelere, bu gidişe sessiz kalamaz. Tüm kamuoyunun da ilgisiz kalmamasını diliyoruz, bekliyoruz...
Konya'da, Diyarbakır'da Adana'da çocuklarımızın ölümünde denetimden ihmale kadar sorumluluğunu yerine getirmeyenlerin yargı önünde hesap vermesini, tarikat ve cemaat yurtlarının kapatılmasını, ilk ve ortaokul öğrenci yurtlarının olmamasını, ortaöğretim ve yükseköğrenim öğrencilerinin barınma sorunlarının ise anayasamızda tanımlanan sosyal, laik, demokratik devlet anlayışıyla özel ve kamu kurumlarınca ortaklaşa çözülmesini istiyoruz, diliyoruz, bekliyoruz...
6 Aralık 2016
Çağdaş Eğitim Kooperatifi
Yönetim Kurulu