Canım ailem; Öncelikle dün arkadaşlarımla beraber hayvanat bahçesine gitmeme izin verdiğiniz için size çok teşekkür ediyorum. Oraya gitmeden önce çok heyecanlıydık. Daha önce sizlerle gitsem de arkadaşlarımla beraber gezmenin tadı başka olacaktı. Sınıfta tren olduk ve arkadaşımızın izini nasıl takip ederiz, sınıfımızı kaybetmeden nasıl gezeriz bunun hakkında sohbet ettik. Sanırım artık çıkış saati gelmişti. İçimde ki heyecan iki kat artmıştı. Bütün okuldaki çocuklar sıra olmuş şekilde sınıflarından çıkıyordu. Hepimiz çok tatlı gözüküyorduk. Sıra ile okulun kapısından çıkıp servislere bindik. Hareket vakti gelmişti ? Hayvanat bahçesinin kapısından ilk girdiğimizde bizi yılan ve bukalemun karşılamıştı. Yılan deri atmış ve beyaz derisini ağacın dallarına sarmıştı. Bukalemunu ise ilk bakışta göremedik. Ağaç dalının rengini almış hiç kıpırdamadan öylece bize bakıyordu ? Sonra küçüklü büyüklü ördeklerle karşılaştık. Kimileri derede yüzerken kimileri de otların arasında koşuşturuyordu. Onların arkasından gözlerimize inanamadık ve hepimiz çok şaşırdık. Evet, bu bir zürafaydı. Uzun boyunlu ve benekli. Ağaçların üzerindeki yapraklarla besleniyorlardı ? Bazıları da dinleniyordu. Zürafaların yaşadığı yerde zebralarda vardı ve tıpkı bizim gibi birbirlerini çok seviyorlardı. Birbirlerine zarar vermeden yardımlaşarak yaşamlarını sürdürüyorlardı. Zürafa ve zebralara el salladıktan sonra karşımıza kızgın bakışlı kaplanlar çıktı. Bu ilk önce bizi biraz korkuttu ama aslında onlar çok iyi hayvanlardı. Ve bizim gibi onlarda bizi seviyorlardı. Biliyor musun anne ? baba hayvanat bahçesinde bir sürü kuş vardı. Bazıları uçabiliyor bazıları ise koşabiliyordu. İçlerinden en güzeli tavuskuşuydu ? Kanatlarını açtığında gökkuşağı gibi rengarenk oluyordu. Tıpkı benim dünyam gibi. Sıra en merak ettiğim kanguruları görmeye gelmişti. Öğretmenimiz onlarında bizim gibi küçücük ve çok güzel olduğunu söylemişti gerçektende öyleydiler. Bekir abimiz kanguruyu zıplarken görmemiz için ona yem attı. Sanırım korkmuştu arkasına baka baka zıplayarak yuvasına koştu ? Yürüyüşümüze devam ettik. O da neee ? Maymunlar daldan dala zıplıyorlardı. Bir de anne maymun vardı yavrusunu kucağına almış onu korumaya çalışıyordu. Öğretmenimiz bizimde yıllar önce böyle küçük bir bebek olduğumuzu sizin kucağınızda dolaştığımızı söyledi. Hepimiz güldük. ? Artık büyümüş kendi sorumluluklarını bilen tek başına hareket edebilen çocuklar olmuştuk. Hayvanat bahçesinde tavşan, geyik, eşek, keçi, ayı, hindi, deve gibi bir çok hayvan daha gördük. Kimisi uyuyor, kimisi koşuşturma oynuyor, kimisi de yemek yerken bazıları da şaşkın şaşkın bize bakıyordu ? Artık dönüş saati gelmişti servislere binmeden önce deniz altında yaşayan canlılarla ilgili ilginç bilgiler öğrendik ve gezimiz sona erdi.? Annecim ve babacım bana güvendiğiniz için size çok teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız ve iyi ki benim hayatımdasın. Sizi çok seviyorum.